Çevrenizde tiroit beziyle ilgili rahatsızlık yaşayan pek çok kişiye rastlamışsınız. Toplumda en sık görülen rahatsızlıklardan olan tiroit bezi hastalıkları, farklı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabiliyor. Tabii öncelikle tiroit bezinin ne olduğundan ve işlevinden bahsetmemiz gerek.
Tiroit bezi, en genel tanımıyla vücudun “denge” hormonudur. Boynun ön kısmında bulunur ve şekli kelebeği andırır. Büyüme, gelişme, kemik sağlığı, bazal metabolizma hızı ve beyin ya da sinir hücrelerinin gelişimini sağlayan aynı zamanda da vücut ısısını ayarlayan tiroit hormonlarını üretir.
Başta da söylediğimiz gibi vücudun dengesini kuran bu hormon doğru çalışmadığında vücutta birçok hastalık görülebiliyor. Haşimatodan guatra, hipertiroididen hipotiroidiye kadar farklı rahatsızlıklarla yaygın bir şekilde karşılaşabiliriz.
Tiroit bezi hastalıkları iki grupta incelenebilir:
Toplumda çok sık karşılaşılan bir hastalık olan guatr, tiroit büyümesi anlamına gelir. Tiroit bezinin bir ya da birkaç bölümünde görülebilen hastalık, bezin içine veya dışına doğru tomurcuklanma şeklinde olabilir. Tiroit bezinde oluşan nodül bir tane olduğunda tek nodüllü guatr, çoklu olduğunda ise multinodüler guatr olarak adlandırılır. Tiroit bezinin göğüs boşluğuna doğru olağan dışı büyümesine ise “substernal guatr” denir. Guatr hastalığı genellikle iyi huyludur ancak bazı durumlarda tiroit kanseri olarak da ortaya çıkabilir. Bu durum biyopsi sonucu anlaşılır.
+9 0546 576 61 91
Tiroit bezinin kişinin ihtiyacı olan hormonu yeterli düzeyde üretememesine hipotiroidi denir. Bu durumun en önemli nedenlerinden biri Haşimato hastalığı olarak bilinir. Ayrıca tiroit bezinin çeşitli nedenlerden cerrahi olarak bir kısmının ya da tamamının alınması da bu duruma neden olabilir.
Hipertiroidi ise tiroit bezinin gereğinden fazla hormon üretmesi anlamı taşır. Hormon fazlalığına bağlı olarak bazal metabolizma hızlanır. Bu hastalığın nedenlerinden biri otoimmun bir rahatsızlık olan ve tiroit bezinin fazla çalışmasını tetikleyen antikor ürettiren Graves hastalığıdır. Diğer bir nedeni ise tiroit bezinin içindeki nodüllerdir.
Farklı tiroit bezi hastalıkları kendi içinde değişik belirtiler gösterebilir. Ancak genel olarak hastalarda rastlanan tiroit bezi hastalıkları belirtileri aşağıdaki gibi:
Tiroit bezi hastalıklarının teşhisi; kan testleri, idrar testleri, ultrason, biyopsi ve sintigrafi ile konur. Tüm bu yöntemler hastalığın türünü, aşamasını ve tedavinin nasıl planlanması gerektiğini anlamaya yardımcı olur.
Tiroit bezi hastalıklarının tedavisinde hastalığın türüne göre farklı yöntemler uygulanabilir. Örneğin tiroit bezinin aşırı çalıştığı vakalar özelinde iyot tedavisi sıklıkla başvurulan bir tedavi olarak karşımıza çıkar. Radyoaktif iyot, hastaya ağız yoluyla verilir. Tiroit hücreleri tarafından bu iyotun emilimi gerçekleşince aşırı büyüyen tiroit hücreleri, bu özelliklerini yitirirler. Oldukça etkili bir tedavi yöntemi olup hasta uygulama sonrasında direkt evine gidebilir. Ancak şiddetli bir yan etkisi olmamasıyla birlikte tedbir amaçlı hastanın tedavi sonrası bol su içmesi ve dinlenmesi önerilir. Hamilelere ve diyabet hastalarına bu tedavi yöntemi uygulanmaz.
Bu yöntemin yanı sıra tiroit ameliyatları da hastalığın aşamasına uygun olarak yapılabilir. Tiroidektomi adı verilen bu ameliyat; hastalığın nasıl geliştiğine bağlı olarak tek ya da çift taraflı uygulanır. Tek taraflı yapılan ameliyat sırasında sorunlu tiroit dokusu çıkarılır. Çift taraflı ameliyatta ise bezin tamamı alınır. Ameliyat sonrasında ses tellerine yakınlık nedeniyle birkaç hafta ses kısıklığı görülebilir. Ancak bu durum genellikle zamanla düzelir.
Tiroit bezi hastalıkları tedavisi ile ilgili merak ettiklerinizi sormak ve daha detaylı bilgi almak için iletişim sayfamız üzerinden bize ulaşabilirsiniz.
© 2022 Op. Dr. Ebru Asmaz
Web Tasarım ve SEO Diji360 tarafından sağlanmıştır.